Niğde’de 45 yıldır saatçilik yapan Efkan Tanır, teknolojinin gelişmesine rağmen geleneksel saat ustalığını sürdürüyor. Ortaokul yıllarında babasının yanında mesleğe adım atan Tanır, saat tamirciliğini bir zanaat ve sanat olarak gördüğünü belirtiyor.
Saat tamirine olan ilgisinin çocuk yaşta başladığını ifade eden Tanır, “Babamız ustamızdı, bizi yanına aldı ve bu şekilde bu sanata başladık. Mesleğim çok güzel bir meslek. Birçok kişi artık saatin önemini yitirdiğini düşünüyor ama bu yanlış bir düşünce. Saatin, akıllı saatten ya da cep telefonundan yeri ayrıdır” dedi.
Mekanik saatlerin değerine dikkat çeken Tanır, “Saat dediğin mekanik olur, otomatik olur, kuvars olur, dijital olur. Biz bu saatlerin arızalı olanlarını tekrar hayata döndürdüğümüzde inanın anlatılmaz bir haz alıyoruz. Özellikle gençlerden gelen ilgi beni mutlu ediyor. Mekanik daima ölmez, saatçilik de öyle” diye konuştu.
Tanır, piyasada satılan bazı ucuz saatlerin kısa ömürlü olduğunu belirterek, “Gerçek saatleri gerçek saatten anlayan alır ve kullanır. Metal atıklarının bir araya getirilerek vatandaşa 400-500 TL’ye satılması, kısa sürede bozulması üzücü. Biz ise saatleri yeniden hayata döndürüyoruz” ifadelerini kullandı.
Günümüzde meslek sahibi olma konusundaki algının değiştiğini vurgulayan Efkan Tanır, çırak bulmakta zorlandıklarını belirtti. “Herkes çocuğum okusun, memur olsun istiyor. Kimse ‘çocuğum saatçi olsun, ayakkabı tamircisi olsun’ demiyor. Bu da üretkenliği yaratan gençliğin tükenmesine yol açıyor” diyerek sözlerini tamamladı.
Niğde’de saatler onun ellerinde yeniden doğuyor
Niğde’de 45 yıldır saatçilik yapan Efkan Tanır, teknolojinin gelişmesine rağmen geleneksel saat ustalığını sürdürüyor.
Muhabir: Seyfettin İnal
Yorumlar



